19 Kasım 2015 Perşembe

Anemonlar



Kökünü kuruttular anemonların
Kokusundan, renginden uzak...
Bir günüm milyar yıl gibi geçti

"Yollarıma kuş koydular"
Bir nefes kadar yakındı her şey
Ya da bir nefes kadar uzak

Kökünü kuruttular anemonların
Anemonların
Kökünü kuruttular

7 Kasım 2015 Cumartesi

Gülten Akın / 1933-2015

Deli Kızın Türküsü
I
Sabahleyin
Karayı kaldırın, mavi koyun, umudumu yitirmedim
Beni çağırın gülümserken uykunun bir yerinde
Karayı kaldırın, sevgi koyun umudumu yitirmedim.
Eliniz beyazken uzatın isterim
Ben ışıklar, konfetiler, bayramlar istemem
Uzanmışım gölgeliğe br başıma
Şu uzaktan tükenmez yalnızlıktan
İçten içe ürküyorum ama
Böyle de iyiyim.
Siz dayanılmaz bir “Günaydın”sınız
Sabah sabah insanı ayağına getiren
Siz çocuk ağızlı bir “Günaydın”sınız.
Hiç yoktan dünyayı kendini sevdiren
Çocuk ağzınızla biraz daha durun
Gittiğinizde güz gelmiş olacak.
Güz gelirken bir yanı kara sevdalarla
Avcumda bu yavru kuş varken tedirgin
Sizde tutunacak yaslanacak kollar
Karayı kaldırın, mavi koyun umudumu götürmeyin.
Biraz daha durun biraz daha
Akşamüstü
Yollarda akşam dönüşü yorgun argın
Siz yoksunuz şiir yazan ellerim yok
Çizginin üstindekiler yüz yüze
Yarımla dışa dönmüşüm yarım suskun
Koca bir gün ne yapmışım nasıl yaşamışım
Haberim yok.
Dokunup çekilen bir şarkı rüzgarla
Vakti yalanlıyor sıcak sıcak
Sinema dönüşü iş dönüşü yahut bahanesiz
Beyazın tam ortasında bekliyorum
Ya gelmezseniz ne olacak?
Maviyi kaldırın, kara koyun sırasıdır
Bana yeni tutkular gerek bıktım
Bir solukta buz gibi yaşamak isterim
Beni öldürürse bu umut öldürür.
Gece Türküsü
Alıp ayaklarımı yollardan şöyle rahat
Tam kendimi bulacakken
Kim kaldırır uzun uykunuzdan?
Kim getirir sizi başucuma
Başlar gecenin oyunu delice
Dizlerime yükselir bir deniz
Anıları küçük yıldızlar gibi karanlıktır
Yanıma yöreme indirirsiniz.
Ben ışıklar konfetler bayramlar istemem
Uzak uzak gitmede fayda yok
Şimdi bütün şehirler birbirine benzer
Bir kendi kendime doyasıya
Bu gece sussanız dinlensem
Ne gezer..
II
Ve ben delice bir şey istiyorum
Şimdi insanların yalnız kolları var
Şimdi insanların yalnız kolları var
Ve ben başımı koyuyorum.
Tuttu bir alacakaranlık bastı
Bütün şehirler birbirine benzedi
Saklı köşem bir daha aldattı ellerimi
Ellerimde iki üç isim kaldı.
III
Elimi uzatsam tutsam götürsem
Sana büyük caddelerin birinde rastlasam
Gözlerine baksam gözlerine konuşmasak
Anlasan.
Elimi uzatsam tutamasam
Olanca sevgimi yalnızlığımı
Düşünsem hayır düşünmesem
Senin hiç haberin olmaz ki
Senin hiç haberin olmasa
Başlar biter kendi kendine o türkü.
Yağmur yağar akasyalar ıslanır
Bulutlar uçuşur geceleyin
Bir büyük oyun yaşamak dediğin
Ben yağmura deli buluta deli
Beni ya sevmeli ya öldürmeli.
Yitirmeli büyük yolların birinde ne varsa
Böcekler gibi başlamalı yeniden
Yan garipliğine yürek yan
Bu Allahsız bu yağmur işlemez karanlıkta
Gitti giden..
Gülten Akın
( 1933 - 2015 )

Yavaş yavaş geçtim kalabalıkların arasından...



Yavaş yavaş geçtim kalabalıkların arasından
bir deniz çarpması gibi çoğalta çoğalta geçen
geçtiği yeri
yavaş yavaş çıktım içimden. Dokundum
yavaş yavaş acıya, kuvarsa, şiire
yavaş yavaş tarttım suyu, anladım nedir ağırlık
kokular
coğrafya.
Eğildim sonra gövdeyi tanıdım ve düzenini
gördüm sessizliğin dümdüzlüğünü
gördüm yinelemedi gördüğüm hiçbir şey
böyle yavaş yavaş geçtim insandan insana
insanlaştırdım yavaş yavaş dışımı
böyle karıştım kalabalıklara
kalabalıklaştım böylece.
          
                                       İlhan Berk